Halka açık sağlık seminerleri ve bilgilendirme programları yapan Türk Fransız Sağlık Vakfı (TFSV) son organizasyonunu Avrupa Parlamentosunda gerçekleştirdi. Fransa, Almanya, İngiltere, Avusturya, İtalya ve İsviçreden katılan sağlık uzmanları, bulundukları ülkelerin sağlık sistemini değerlendirdi. Bu çerçevede konuşma yapan TFSV başkan yardımcısı Prof. Dr. Ezgi Gülmez, 2000 yılında WHOnun yaptığı araştırmaya göre dünyadaki sağlık ve sigorta sistemi açısından Fransanın birinci sırada yer aldığını ve mükemmele yakın olduğunu belirtti. Fransız sağlık sistemini tanıtım konuşmasında, Gülmez, 1945 yılında oluşturulan sosyal güvenlik sistemi, 1967 yılında farklı sandıklar oluşturularak genişletildi. 1996 yılında oluşturulan evrensel sağlık sigortası reformuyla birlikte herkes Carte vitale sahibi oldu ve devletin sunduğu tüm sağlık hizmetlerinden faydalanabilme imkanına kavuştu. 2004 yılında yapılan reform ile tüm sigortalar kamuya bağlanarak tek çatı altında toplandı. WHOnun kriterlerine göre Fransız sağlık sistemi mükemmele yakın. Fransa bunu, toplumun genel sağlık durumu, sağlık hizmetlerine erişimi, hastaların memnuniyeti, sağlık sektöründe çalışanların çalışma koşulları ve devlet tarafından sağlık hizmetlerine bütçeden ayrılan pay sayesinde sağladı., diye konuştu.
Fransa, 7 Avrupa ülkesi arasında % 40
fazla ilaç kullanıyor
Prof. Dr. Ezgi Gülmez, Fransız sağlık sistemine yapılan
en büyük eleştiriyse devlet bütçesine mali yansıması olduğunu
söyledi. Gülmez, bu durumun oluşmasında Fransızların
ilaçlara kolay erişimi ve yapılan savurganlığı işaret
etti. Gülmez, Fransa, Danimarka, Almanya, İtalya, Birleşik
Krallık, Hollanda, İspanya, İsviçre gibi ülkelere kıyasla
% 40 oranında daha fazla ilaç tüketiyor. Bu durumun önüne geçilmesi
için Fransız hükumeti 2012de, hasta ve sağlık uzmanlarını
bilinçlendirmeye yönelik kampanya başlattı., şeklinde
konuştu.
TFSV Deneği Başkanı Dr. Serdar
Dalkılıç Zaman Francea konuştu
TFSV, Dernek Başkanı Jinekolog Dr. Serdar Dalkılıç
gazetemize yaptığı açıklamada, 4 yıldan beri
faaliyet gösteren vakfımızın herhangi bir siyasi çizgisi
yoktur. Sağlığın sağı, solu, ortası
yoktur. Hepimiz potansiyel bir hastayız. Şimdiye kadar Paris ve çevresinde
olmak üzere Türk toplumunu bilinçlendirmeye yönelik programlarımız
oldu. Fransa dünyanın en iyi sağlık sistemi olarak gösteriliyor.
Fransada yaşayan vatandaşlarımızın da bu
sistemden en iyi şekilde faydalanması için bu tip seminerler düzenliyoruz.
Diğer amacımız da Fransadaki sağlıkçıları
bir araya getirmek. Derneğimizin başkan yardımcısı,
Dr. Ahmet Acer, Avrupa Parlamentosu ile irtibata geçip bu toplantıyı
düzenlememizi sağladı. Etkinliğimize, İngiltere,
Almanya, İsviçre Avusturya ve İtalya gibi ülkelerden katılan
doktorlar oldu. Avrupa Doktorlar Federasyonu Başkanı, Dr. Enrico
Reginatonun programımıza iştirak etmesi bizi ayrıca
onurlandırdı. Hep birlikte, Avrupadaki 5-6 ülkenin sağlık
sistemini irdeledik, karşılaştırmasını yaptık,
program bitiminde de sentezini yapacağız. Sağlık hepimiz
ilgilendiren bir konu. 500 yıl önce, Osmanlının en parlak döneminde
Kanuni Sultan Süleymanın, kendisine resmi ziyarette bulunan yabancı
doktorları kabulünde ,Halk içinde muteber bir nesne yok devlet
gibi, Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi demişti, biz
de bu doğrultuda hareket etmeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın,düzenlenen
etkinliklere çok büyük ilgisi var. Fransanın her yerinden davet
alıyoruz. En son, Bordeaux, Lyon, Rouen gibi şehirlerden çağırdılar.
İmkanlarımızın el verdiği ölçüde, Fransanın
ve Avrupanın her yerinde toplantılar yapacağız.,
dedi.
Paris veya Strasbourga klinik kurulabilir
Fransada yaklaşık 250 Türkiye kökenli sağlık çalışanı
olduğunu söyleyen Dr. Serdar Dalkılıç Türkiye kökenlilerin
yoğun olarak yaşadığı Strasbourg ve Paris gibi
şehirlerde klinik açmak için yeterli kadro ve imkanın olduğuna
dikkat çekti.
Vatandaşların En büyük sorunu: Dil
Dr. Serdar Dalkılıç, Fransada yaşayan Türkiye kökenlilerin
tedaviye ulaşımının önündeki en büyük engelin dil
olduğunu söyledi. Dalkılıç, Ben bir jinekolog olarak, bu
konudaki en büyük sorunu, kadınların yaşadığını
gözlemliyorum. Fransızca bilmeyen kadın hastalar, tüm sağlık
sorunlarını tercüman aracılığıyla anlatamıyor.
Psikolojik sorunlar için de aynı şey geçerli., şeklinde
konuştu.